{ "title": "Deyimler Konu Anlatımı", "image": "https://www.konuanlatimlari.gen.tr/images/Deyimler-Konu-Anlatimi-79575.jpg", "date": "20.01.2024 13:47:33", "author": "Mehmet Mustafa", "article": [ { "article": "
Deyimler konu anlatımı, bir durumu, bir olayı ve bir kavramı daha iyi ya da etkileyici bir şekilde anlatmak için en az iki sözcük bir araya getirilmesiyle oluşan ve çoğu durumlarda gerçek anlamından sıyrılıp kendisine has anlam kazanan kelime gruplarına deyimler konu anlatımı denir. Hem yazdıklarımıza hem de söylemlerimize derinlik kattığı görülür. Konuştuklarımızı karşı tarafa ilgi çekici bir duruma getirir. Yeri geldiğinde birkaç cümleyle anlatacağımız bir olayı iki ya da üç sözcükten oluşan bir deyimle anlatabiliriz. Böylelikle kısa ve özlü anlatım sağlanmış olmaktadır. Bazı örnekler vermek gerekirse, armut piş ağzıma düş, abayı yakmak, cephe almak, balık istifi, malları dikmek, kel başa şimşir tarak, malın gözü, bağrına taş basmak, barut fıçısı, saman altından su yürütmek, yarım ağız vs.

Deyimlerin konu anlatımı özellikleri nelerdir?

Kalıplaşmış sözlerden oluşur. Kelimelerin yerlerinde bir değişiklik olmaz ve aynı anlamda olsa bile yerine başka bir sözcük getirilmez. Farklı bir söz ya da sözcüklerin yerlerinde oynama yapılırsa söylenmek istenen düşünce anlamlı ve cümle akışını bozmuyor olsa da kullanılan söz grubuna deyim denmez. Örnek olarak; Başını taştan taşa vurmak deyimi kafasını taştan taşa vurmak biçiminde söylenemez.

En az olarak iki sözcükten oluşmakta olan söz grubudur. Bir sözcük tek olarak deyim oluşturmaz. Örnek verecek olursak; ağzını aramak, fikir yürütmek, elinden geleni ardına koymamak, bozuntuya vermemek vs. Deyimler değişik değişik söz grupları şeklinde meydana çıkmamaktadır.

Kaç tane sözcükten oluşmakta olsa da deyimler konu anlatımı tek bir kavramı veya durumu karşılamak zorundadır. Deyimleri atasözlerinden ayırmakta olan en önemli özelliği budur. Atasözlerinde öğüt verme ve ders çıkarma unsurlar bulunurken deyimler konu anlatımı sadece durumu ya da kavramı belirten kalıplardır. Örnek verirsek; atı alan Üsküdar'ı geçti, havanda su dövmek, üstüne tuz biber ekmek vs.

Çoğunluğu mecaz anlam içermektedir. İçerisinde sözcük karşıladıkları anlam ile deyimin karşıladığı anlam farklıdır. Örnek olarak; küplere binmek, derdini dökmek, burun kıvırmak, ağzı açık ayran delisi, ayağının tozuyla, sinekten yağ çıkarmak vs.

Sayıları genelde az olsa da gerçek manaya gelen deyimler vardır. Deyimler içerisinde sözcükler karşıladıkları anlamlar ile deyimin karşıladığı anlamda aynı olduğu görülür. Örnek verecek olursak; çoğu gitti azı kaldı, iyi gün dostu olmak, kimi kimsesi olmamak, yükte hafif pahada ağır vs.
" } ] }